Hindistan ile Pakistan arasındaki gerginlik giderek artıyor ve olaylar artan bir tempoda gerçekleşiyor. Çatışmanın kaynağının Hindistan ve Pakistan gibi modern devletlerin oluşumuyla ilgili olması nedeniyle tarihsel bağlama değinmeyeceğiz.
Ülkeler arasındaki sınırın oldukça uzun olduğunu, yaklaşık 3.000 km olduğunu da belirtmek gerekir. Asıl gerginlik kuzeyde, durum karmaşık; Hindistan, Pakistan, Çin ve bir ölçüde Afganistan toprakları iç içe geçmiş durumda.
Ayrıca, aktif askeri operasyonların yapılabileceği bölge Pakistan’ın başkentine yakın. Dolayısıyla Pakistan açısından nükleer silah kullanma tehdidi açısından bu önemli bir unsurdur.
Her iki ülkenin de nükleer silaha sahip olması, konuya ilişkin ilgi ve endişeyi daha da artırıyor.
Bir diğer ilginç faktör ise Çin faktörü. Pakistan’ın kuzey kesimi Çin ile 500 km’den fazla komşudur. Pakistan ve Çin’in ulaşım arterleri Pekin için stratejik öneme sahip, zira “Tek Kuşak, Tek Yol” projesinin bu kısmı kuzeye ve okyanusa erişim sağlıyor. Bölgede yaşanacak bir askeri çatışmanın Çin’in stratejik projelerini tehdit etmesi durumunda Çin kenarda kalamaz ve kalmamalıdır.
Yükselen Hindistan
Hindistan son yıllarda hem ekonomik hem de askeri açıdan gelişiyor. Yurt dışındaki Hint diasporası dünyanın önde gelen ülkelerinde ve ulusötesi şirketlerde aktif bir konuma sahiptir. Başbakan Modi’nin faşist rejimi ülkedeki iktidarını sağlamlaştırıyor ve böylesi koşullarda savaş, Yeni Delhi’nin en üst düzey devletler ligine ulaşmasında önemli bir unsur haline geliyor.
Pakistan siyasi ve ekonomik kriz yaşıyor, ancak Hindistan’la savaş toplumun güçlenmesine yardımcı oluyor. Ancak Pakistan geleneksel olarak profesyonel bir orduya sahip olmuştur ve kara kuvvetleri ordunun öncü gücüdür.
Güney Kafkasya bu çatışmanın neresinde duruyor?
Son yıllarda Hindistan ve Pakistan bölgemizde stratejik ortak konumuna geldiler.Pakistan, Azerbaycan ile geleneksel olarak yakın ilişkilere sahipken, Hindistan Ermenistan’a karşı daha aktif hale geldi.Her iki yönde de ortaklığın askeri boyutu merkezi bir yer tutuyor.
Hindistan ile Pakistan arasındaki çatışmanın Güney Kafkasya bölgesine etkisi asgari düzeydedir. Bakü ve Erivan, stratejik ortaklarına destek açıklamalarıyla yetinecekler.
Azerbaycan’a etkisi
Azerbaycan’ın müttefiki Türkiye ile stratejik ortağı İsrail arasındaki çatışmanın bir sonraki aşaması burada yaşanıyor. Türkiye Pakistan’ı destekliyor ve iki ülke arasındaki askeri işbirliğinin geçmişi onlarca yıl öncesine dayanıyor. Türk askeri danışmanları şu anda İslamabad’da. İsrail, Hindistan’ın askeri-teknik alanda önde gelen ortaklarından biridir. Hindistan-Pakistan savaşının coğrafi olarak Türkiye ve İsrail’e yakın olmadığı ve bu nedenle her iki ülke için de varoluşsal olmadığı doğrudur. Ancak Ankara ve Tel Aviv farklı coğrafyalarda birbirlerine karşı tansiyonu kaldırma, politik diskurs mantığını kullanmayi kaçırmayacaktır.
Tek kelimeyle…
Hindistan-Pakistan ihtilafında olaylar nasıl gelişirse gelişsin, Azerbaycan açısından Pakistan’ın mevzilerini savunması ve en iyi ihtimalle kazanması önemlidir.